Deniz Ticaretinin Geleceği ve İzmir Körfezi'ndeki Acil Eylem Planı
Deniz Ticaretinin Geleceği ve İzmir Körfezi'ndeki Acil Eylem Planı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Kurum, deniz ticaretinin ülkelerin geleceği için büyük önem taşıdığını vurguladı. İzmir Körfezi'nde yaşanan balık ölümleri ve Marmara Denizi'ndeki müsilaj sorununa yönelik acil eylem planları açıklandı. Bakanlık, denizlerin korunması için yenilikçi projeler geliştirmekte kararlı.
Deniz Ticaretinin Önemi
Deniz ticareti, tarih boyunca ülkelerin ekonomik gücünü belirleyen önemli bir faktördür. Deniz yolları üzerinde hakimiyet kuran devletler, her zaman güçlü olmuştur. Bu nedenle, deniz ticaretinin geliştirilmesi ve korunması, ulusal stratejilerin merkezinde yer almalıdır.
Bakan Kurum, Türkiye'nin deniz ticaretini güçlendirmek için çeşitli projeler uyguladıklarını ifade etti. 'Türkiye Yüzyılı Vizyonu' çerçevesinde, denizlerin korunması adına Sürdürülebilir Mavi Ekonomi Planı ve Deniz Saha Planlaması'nın hayata geçirileceğini belirtti. Bu projeler, deniz canlılarının korunmasını ve deniz alanlarında yürütülecek çalışmaların etkinliğini artırmayı hedeflemektedir.
İzmir Körfezi'ndeki Balık Ölümleri
İzmir Körfezi'nde yaşanan balık ölümleri, çevre felaketi olarak değerlendirilmektedir. Bakan Kurum, bu konuda hızlı bir şekilde saha incelemesi yaptıklarını açıkladı. Amonyak miktarının 50 kat fazla olması ve oksijen seviyesinin sıfıra düşmesi, durumu daha da kritik hale getirmiştir.
Kurum, bu çevre felaketini durdurmak adına 15 maddeden oluşan 'İzmir Körfezi Acil ve Kısa Vadeli Eylem Planı'nı paylaştıklarını hatırlattı. Bu plan, atık su kaynaklarının kontrol altına alınmasını ve deniz canlılarının korunmasını amaçlamaktadır. Orta ve uzun vadeli eylem planının da yakında açıklanacağı bilgisi verildi.
Marmara Denizi Eylem Planı
Bakan Kurum, Marmara Denizi'nde de benzer bir hassasiyet gösterdiklerini belirtti. Marmara'da yaşanan müsilaj sorunu sonrası, katılımcı bir yaklaşımla hazırlanan eylem planı ile çözüm önerileri sunuldu. Ancak, bu eylemlerin en önemli maddelerinin henüz hayata geçirilmediği vurgulandı.
Kurum, Marmara Denizi'ne kıyısı olan belediyelere çağrıda bulunarak, '22 maddelik Marmara Denizi Koruma ve Eylem Planı''nı uygulamaları gerektiğini ifade etti. Belediyelerin üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeleri, çevre sorunlarının önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Herkes Kendi İşine Odaklanmalı
Bakan Kurum, Marmara Denizi'ne kirli su girmesine izin vermeyeceklerini belirtti. 'Herkes kendi işine odaklanmalıdır' diyerek, belediyelerin sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini vurguladı. Siyaseten farklı gündemlere yönelmenin, çevre sorunlarını çözmeyeceği ifade edildi.
Kurumsal sorumlulukların yerine getirilmemesi durumunda, Marmara Denizi'nin kaybedileceği uyarısında bulundu. Müsilaj ve benzeri sorunların yeniden yaşanmaması için atık su arıtma tesislerinin bir an önce yapılması gerektiği belirtildi. Bu bağlamda, çevre koruma çalışmalarının hızlandırılması önemlidir.